Sıradaki gıda trendi, Nordik Diyet mi?

COVID-19 salgınının ardından sağlık ve zindeliğe yönelik tüketici eğilimi, birçok diyetin popüler hale gelmesine çıkmasına neden oldu. Şimdi gündemde, Nordik Diyet var.

Nordik Diyet nedir?

Nordik (İskandinav) diyeti aslında yeni bir kavram değil. Bu diyet Danimarka, Finlandiya, Norveç, İzlanda, İsveç ve Grönland'ın ye aldığı İskandinavya’da yüzlerce yıldır uygulanıyor. Peki, neden şimdi daha çok ilgi görmeye başladı? İskandinav Diyetinin popülaritesindeki artış, önemli ölçüde The Nordic Cookbook (T. Nordik Yemek Kitabı) ve The Nordic Way'in (T. Nordik Yol) adlı kitaplardan kaynaklanıyor.

Nordik Diyet, bölgenin geleneksel beslenme biçimlerine dayanıyor ve beklendiği gibi deniz ürünleri kapsıyor. Özellikle konserve, tütsülenmiş ve konserve balıklar bu diyette yer alıyor. Taze ve konservesi hazırlanan meyveler, otlar, kök sebzeler ve tam tahıllar da yoğun olarak bu diyette ye alıyor.

Nordik Diyet, sağlığa faydaları ile tanınmasının yanı sıra, yerel kaynaklı malzemelerin teşvik edilmesi sayesinde sürdürülebilir yönüyle de biliniyor. Balık türleri bağlamında ise Nordik Diyet kalite ve çeşitlilikle öne çıkıyor.

Bir sonraki gıda trendi, Nordik Diyet mi?

Nordik Diyete olan ilgi, dünyanın dört bir yanındaki tüketicilerin bu sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme biçimini benimsemesiyle birlikte artmaya devam ediyor. Bu durum, Nordik beslenme tarzının kronik hastalıkları azaltabileceğini ve kalp sağlığını iyileştirebileceğini öne süren araştırmalarla da destekleniyor.

Ayrıca bu diyet, bireylerin yoğun yaşamlarından uzaklaşıp doğada dinlenmeye teşvik edildiği son derece popüler İskandinav yaşam tarzı Hygge'nin de devamı niteliğinde. Ancak İskandinav Diyeti tüketiciler arasında popülerlik kazanıyor gibi görünse de, uzmanlar Akdeniz Diyeti gibi diğer bölgesel beslenme tarzlarında olduğu gibi yaygın bir kabul görmesini beklemiyor.

Diyet kültürü, nereye gidiyor?

Mintel araştırması, tüketicilerin piyasaya sürülen sayısız yeni diyet türü nedeniyle bir “diyet yorgunluğu” yaşıyor olabileceğini gösteriyor. Mintel'in Gıda ve İçecek İçeriği Direktörü Chris Brockman FoodNavigator'a şunları söyledi:

 “Tüketicilerin diyet kültüründen biraz yorulduğunu gördük ve diyet veya diyet yapma ile ilişkili olumsuz sosyal medya arama terimleri bu duyguyu yansıtıyor. Tüketiciler özellikle, ne yedikleri ile tanımlanmaktan hoşlanmıyor. Bu da diyet yapma kavramının giderek daha eski moda hale geldiği anlamına geliyor.”

Bu değişim, tüketicilerin sadece daha uzun yaşamak değil, aynı zamanda daha uzun süre iyi yaşamak istedikleri uzun ömürlülük trendiyle de bağlantılı.

Brockman, “Zaman içinde gıda inovasyonunda diyet ve düşük kalori gibi olumsuz sağlık iddialarından, yüksek protein, lif, vitamin ve mineraller gibi daha pozitif sağlık iddialarına doğru kademeli bir kayma oldu. Bu durum, pozitif beslenmeyi, besin yoğunluğunu ve bitki bazlı içerikleri vurgulayan ürünler piyasaya süren gıda ve içecek üreticileri için, inovasyon ve yeni ürün geliştirme fırsatları meydana getiriyor” dedi.